Dünya ekonomisinde piyasaları etkileyebilecek dört temel risk var. Bir, ABD ekonomisinde, baÅŸkanlık seçimlerinin sonuçları ne olacak? Seçimlerin ardından alınacak ekonomik kararlar 2013 yılını nasıl etkileyecek? ABD ekonomisinde alınacak ekonomik politika kararları eÄŸer mali bir daralma ve ekonomik durgunluk yaratırsa dünya ekonomisinin bundan olumsuz etkileneceÄŸi düÅŸünülüyor.
Dünya ekonomisini etkileyebilecek ikinci risk, Çin'de ekonomik büyüme hızının azalması. Bu da küresel ekonomi için bir tehlike olarak deÄŸerlendiriliyor.
Üçüncü risk, OrtadoÄŸu'da yaÅŸanan olaylar. Özellikle Suriye ve bölge ülkelerinde yaÅŸanacak sorunların ham petrol fiyatlarını yukarıya doÄŸru çekmesi üretim maliyetlerini artıracağından küresel ekonomide bir risk olarak dikkate alınıyor.
Dördüncüsü de, Euro Bölgesi'nde yaÅŸanan mali krizin çözülememesi. Bu da önemli bir risk sayılıyor.
Gelelim bu saydığımız dört dış ekonomik riskin Türkiye ekonomisi açısından deÄŸerlendirilmesine... ABD baÅŸkanlık seçim sonuçları, özellikle OrtadoÄŸu politikasını etkileyeceÄŸi için Türkiye ekonomisi için büyük önem taşıyor. Cumhuriyetçilerin kazanması halinde ÅŸahin bir ABD dış politikası Türkiye ekonomisine zarar verir. SavaÅŸçı bir Amerikan dış politikası OrtadoÄŸu'yu karıştıracağından dış ticaretimiz olumsuz etkilenir. Dolayısıyla ABD BaÅŸkanlık seçimlerini Obama'nın kazanamaması halinde Türkiye'nin çok dikkatli olması gerekiyor.
Çin riskine gelince... Çin'in ekonomik büyüme hızının gerilemesi dünya için riskli bulunuyor. Daha önce de Çin'in hızlı büyümesi risk olarak görülüyordu. O halde Çin ekonomisinin yavaÅŸlaması, dünyada özellikle emtia fiyatlarının hızlı artışını engelleyeceÄŸinden Türkiye için bir risk deÄŸil, hatta bir avantaj olarak deÄŸerlendirilebilir.
OrtadoÄŸu'da yaÅŸanan gerilim ve Suriye'nin durumunu ele alırsak... Gerçekten de Suriye sorunu ham petrol fiyatlarının artışı yönünde bir risk oluÅŸturuyor. Fakat Suriye sorununun ABD baÅŸkanlık seçimlerine baÄŸlı olduÄŸu düÅŸünülürse, Obama seçimi kazandığı takdirde sorun kısa sürede çözümlenecektir. Aksi takdirde Cumhuriyetçi ÅŸahinlerin çözümü uzatacağı ve petrol fiyatlarını yukarı çekeceÄŸini söylemek yanlış olmaz. Çünkü ÅŸahin söylemin piyasaları geren en önemli faktörlerden olduÄŸuna zaten BaÅŸkan Bush döneminde yaÅŸayıp ÅŸahit olmuÅŸtuk.
Peki Euro Bölgesindeki mali krizin yarattığı risk bizi nasıl etkiler? EÄŸer mevcut bakış açısı deÄŸiÅŸtirilmezse, Euro Bölgesi bundan sonra hep krizde kalacak. YaÅŸanan göreli ekonomik gerileme de "kriz" olarak isimlendirilecek. Oysa orada yaÅŸanan bir kriz deÄŸil bir trend deÄŸiÅŸimi. Çünkü artık zengin ülkelerin dünya üretimindeki payı sürekli azalıyor. Dolayısıyla bunu bir kriz olarak deÄŸerlendirmekten vazgeçmek, bu süreci bir trend deÄŸiÅŸimi olarak ele almak gerekiyor.
Zaten Türkiye de bu nedenle ekonomik iliÅŸkilerini geliÅŸmekte olan ülkelerin bölgesi olan Asya'ya ve Afrika'ya yönlendirmek zorunda.
Zaten mevcut geliÅŸmeler de bu yönde. Türkiye'nin toplam ihracatı içinde Avrupa'nın payı yüzde 47'den 37'ye gerilerken, diÄŸer ülkelerin payı çoÄŸalıyor. Türkiye'nin Avrupa'ya ihracatı toplam içinde pay olarak azalırken, Türkiye'nin toplam ihracatı gerilemiyor aksine artıyor. Ä°ÅŸte bu nedenle Euro bölgesi riski pek de öyle Türkiye için korkulacak bir risk deÄŸil.
Kısacası dünya ekonomisi için sıralanan dört temel risk Türkiye için geçerli deÄŸil. Türkiye'yi etkileyecek risk sayısı bire indirilebilir. ABD baÅŸkanlık seçimlerinin Obama aleyhine sonuçlanması Türkiye için önemli bir risk olabilir.
Not: Sıcakların yükseldiÄŸi ÅŸu günlerde sokak hayvanları, bir yudum su bulamayarak can veriyor. Herkesin kapısının önüne bir kap su koyması çok önemli.
Sabah