Londra’da bir pastane sahibi olan Bay, kendisine hileyle satılan finans ürünü nedeniyle her ay 12.911 dolar (8.300 sterlin) ödüyor. Türk baklavacının yaÅŸadığı olay Ä°ngiltere parlamen-tosunda da gündeme geldi.
Ä°NGÄ°LTERE’de sermaye çevrelerini karıştıran Barclays Bank’ın bankalararası faiz (LIBOR) skandalı gündemden düÅŸmüyor. Londra merkezli Barclays Bank’ın, bankalararası borçlanma maliyetini (LIBOR) gerçek deÄŸerinden düÅŸük göstererek, faizi manipüle ettiÄŸi gerekçesiyle bankaya 450 milyon (290 milyon sterlin) dolar ceza kesmesiyle patlayan soruÅŸturmada konu edilen maÄŸdurlardan biri de, Londra’daki “TuÄŸra Baklava”nın sahibi Mehmet Bay oldu. Barclays’in pazarladığı hedge fonlardan satın alan ve maÄŸduriyeti nedeniyle bankaya dava açan Bay, ürünün kendilerine, “Faiz yükselmelerine karşı koruyan bir sigorta poliçesi” olarak tanıtıldığına dikkat çekti.
Öde, yoksa yanarsın
Londra’daki Türk iÅŸadamı Bay, yaÅŸadıklarıyla ilgili olarak, “Olayın vehametini ilk ödemeyi yaptığımızda öÄŸrendik. Ä°ptal etmek istediÄŸimizde ise bize 467 bin (300 bin sterlin) dolarlık bir fatura çıkardılar. Yani ‘Sus otur yerine, ödemeye devam et, yoksa yanarsın’ mesajıydı bu” diye konuÅŸtu.
46 aydır para veriyor
Lehman Brothers’ın 2008’de çöküÅŸüyle baÅŸlayan krizin ardından 46 aydır, her ay 12.911 (8.300 sterlin) dolar ödediÄŸini söyleyen Mehmet Bay, sözlerini ÅŸöyle sürdürdü: “Bu geri ödemeleri kazancımız yetmediÄŸi için yıllardır edindiÄŸimiz gayrimenkulleri satmak veya ipotek ettirmek yoluyla karşılamak zorunda kaldık. Huzurumuz, aile düzenimiz yerle bir oldu. EÅŸim her ay düzenli doktor tedavisine gidiyor. OÄŸlum altıncı ayında iki çocuÄŸu ve eÅŸini alıp ülkeyi terk etti. Bütün bunları bankanın tehditleri üzerine yaptık.”
Benzer yöntemler var
Mehmet Bay’ın dosyasını 2008 yılından bu yana takip eden ve buna benzer baÅŸka davalara da bakma hazırlığında olan avukat ErdoÄŸan DerviÅŸ, 2007 yılından bu yana küçük ve orta boy iÅŸletmelerin bankalar tarafından hep benzer yöntemlerle kandırıldığına dikkat çekerek ÅŸunları söyledi: “Ekonomi uzmanları tarafından mültimilyoner ÅŸirketler için hazırlanan inanılmaz komplike bir ürünü sokaktaki sıradan bakkala, kasaba, terziye, kafeye veya restorana büyük bir kampanya ile satmak baÅŸka türlü nasıl izah edilebilir? Önce para teklif ediyor, sonra da ‘Senin sigortaya ihtiyacın var’ diyorlar. ‘Evet’ deyip imzayı attın mı yandın; varsa gücün, kurtar kendini.”
Parlamentoda soru olarak soruldu
MEHMET Bay’ın Barclays Bank ile yaÅŸadığı sıkıntı, Ä°ngiltere Parlamentosu’nun da gündemine geldi. Parlamento bünyesinde bu konuyla ilgili olarak kurulan soruÅŸturma komisyonuna geçen hafta ifade veren Barclays Bank’ın eski CEO’su Bob Diamond’a ilginç bir soru soruldu. Komisyon BaÅŸkanı John Thurso, yaÅŸanan skandalın ardından görevinden istifa etmek zorunda kalan Diamond’a, “Sizce azıcık Ä°ngilizce konuÅŸabilen bir Türk maÄŸaza sahibine karmaşık bir türev ürün satmak etik midir” diye sordu.
Bu sürpriz soruya ÅŸaşıran Diamond, “Kimi zaman bir ürünün, satılmaması gereken birilerine satıldığı vakalar olabiliyor. Ama bunların büyük bölümünde Barclays Bank haklı çıkıyor. Sizin söylediÄŸiniz olayı ise bilmiyorum” dedi. Thurso bunun üzerine, Mehmet Bay konusuyla ilgili haberin 25 nisan tarihinde gazetelerde çıktığını hatırlatınca Diamond, “Bu iÅŸlemden haberim yok” yanıtını verdi.
Kumar oynadın sonucuna katlan
AVUKAT ErdoÄŸan DerviÅŸ, Mehmet Bay gibi maÄŸdurların nasıl kandırıldığını ÅŸöyle anlattı: “Banka müdürü John, müÅŸterisi Mehmet’i sürekli arayıp kredisini geri ödemesini, aksi takdirde ileride sorun olabileceÄŸini söylüyor. Daha sonra Peter isimli türev piyasası tüccarı, Mehmet’i arıyor. Kelimelerini dikkatli seçerek ‘Ürünü istemiÅŸsiniz’ diyor. Sizi sonra çok komplike, anlamadığınız ‘geri ödeme koruması’ ÅŸeklinde tanıttığı bir ürünü almaya ikna ediyor.”
Kumarhane zihniyeti
Kendisine karşı bu tuzağın, devletin de bu hileye göz yumması sayesinde kurulduÄŸunu öne süren maÄŸdur Mehmet Bay ise, dört yıldır yaptığı ödemelerle sıfırı tükettiÄŸinin altını çizerek, “Biz bankaların denetim altında hizmet veren kuruluÅŸlar olduÄŸunu sanırdık. MeÄŸer bankalar kumarhane zihniyetiyle çalışıyormuÅŸ. Niye derseniz, ilk ödemeden sonra gittiÄŸim halkla iliÅŸkiler müdürü bana, ‘Bir kumar oynadınız, sonucuna katlanmalısınız’ anlamına gelen sözler söyledi. Oysa bana ürünü satarken hiçbir tehlikesi ya da ürkütücü bir masrafı olmadığını söylemiÅŸlerdi” diye konuÅŸtu.
Zafer Öztürk/Hürriyet