Ülker’in kurucusu Sabri Ülker, 92 yaşında vefat etti. 1944’te Eminönü’nde 3 kişiyle bisküvi üretmeye başlayan Ülker, mütevazı şirketini 68 yılda, 30 bin kişiyi istihdam eden, 11 milyar TL ciro yapan bir gıda devine dönüştürdü. Babasından bayrağı devralan Murat Ülker’in hedefi ise gıdada 10 yıl içinde global ligde ilk 5 markadan biri olmak
Ülker ve Yıldız Holding’in kurucusu Sabri Ülker, 92 yaşında vefat etti. Ülker’in cenazesi bugün Fatih Camii’nde öğlen namazını müteakip kılınacak cenaze namazının ardından Eski Kozlu Mezarlığı’na defnedilecek.
1944 yılında Eminönü’ndeki Nohutçu Han’da 3 kişiyle bisküvi üretimine başlayan Sabri Ülker, 68 yıllık iş hayatında, 10 ülkede kurduğu 55 fabrikada, 30 bin kişiyi istihdam eden, 80 ülkeye ihracat gerçekleştiren ve yılda 11 milyar TL ciro yapan bir gıda devi oldu. Yıldız Holding, bisküviden çikolataya, süt ve süt ürünlerinden bebek mamasına ve ambalaja kadar 300 markayla üretim yapıyor.
2000 yılında Ülker Grubu’nun onursal başkanlığını üstlenen Sabri Ülker’den yönetim bayrağını devralan Yıldız Holding İcra Kurulu Başkanı Murat Ülker, holdingi 10 yıl içinde dünya pazarlarında ilk 5 global firma arasına sokmayı hedefliyor.
Parasız yatılı okudu
Sabri Ülker, 1920’de Kırım’da doğdu. Ailesi 1929’da İstanbul’a göç etti. Kadırga İlkokulu’ndan sonra İstanbul Erkek Lisesi’ne kaydoldu. Orta ikide, parasız yatılı sınavını kazanarak ortayı Bilecik Lisesi’nde, liseyi Kütahya’da okudu. Sultanahmet İktisadi ve Ticari İlimler Mekteb-i Âli’sine kaydolduğunda 2. Dünya Savaşı başlamıştı.
Yüksek öğrenimini bitirdiğinde, savaş sona erdi. Savaş yıllarında bisküvinin tadını unutan çocuklar için Ağabeyi Asım Ülker’le bisküvi üretmeye karar verdi. Daha önce Besler fabrikasında çalışmışlardı. Eminönü’nde bir atölye satın aldı. Ağabeyi ve üç çalışanla, 100 metrekarelik atölyede günde 200 kilo bisküvi üretmeye başladı.
1948’de bisküvi fabrikası kurdu, kapasitesini üç katına çıkarttı. Çocukların, “Bisküvici dedem” diye seslendikleri Sabri Ülker, 1953’te markasının ismini kendine soyadı olarak aldı.
Mütevazı bir hayat sürdü
Sabri Ülker ve eşi Güzide Hanım mütevazı bir yaşam seçtiler. Çocuklarını ve torunlarını da mütevazı yaşam biçimine özendirdiler. Güzide Hanım ve Sabri Bey’in hayatlarındaki en büyük acı, evlatları Ali Ülker’i küçük yaşta kaybetmeleri oldu. Kaybettikleri evlatlarının anısını, adını verdikleri torunları Ali Ülker’de yaşattılar. Diğer evlatları Ahsen Özokur ve Murat Ülker, hem ailenin mütevazı değerlerini hem de Sabri Ülker’in iş değerlerini benimsedi.
Sabri Ülker 2010 yılında, hayat arkadaşı Güzide Ülker’i kaybetmenin acısını yaşadı.
Sabri ülker Başarısının sırlarını anlatıyor
“Başarının temelinde önce bıkmadan, usanmadan çalışma gelir. İkincisi dürüst çalışma, üçüncüsü ise kaliteli çalışmadır. Üretilen bir malın iyi olması, müşteriye cevap vermesi, yani aldığı paranın karşılığını vermesi gerekir. Dört, tanıtmaya çok önem verilmeli. Bunun üzerinde geniş bir şekilde durmak istiyorum. Reklama ilk günden itibaren önem verdik, şimdi de veriyoruz, daima vereceğiz. 1950’den beri Ülker’in reklamını yapmaktayız. Özellikle, kaliteli bir malın reklamı yapıldığı zaman, elde edilen netice büyük oluyor.”
‘Akşama babacığım, unutma Ülker getir’
Türkiye’de reklamın öneminin çok da bilinmediği yıllarda, “Akşama babacığım unutma Ülker getir” klasiği, Sabri Ülker’in çocuklar için, Türkiye için Ülker için istediği her şeyi anlatan bir cümleydi.
Güzel bir çocukluk geçirsinler diye
Ülker markasını taşıyan ilk bisküvi üretildiğinde 24 yaşındaydım. Bir zamanlar bizlerden ‘genç müteşebbisler’ diye söz ederlerdi. Bugün ise çocukların ‘bisküvici dedesi’ oldum ve bundan çok mutluyum. Bizler savaşları, yıkımları, göçleri gördük. Herkesin güzel bir çocukluk geçirme hakkına sahip olması gerektiğine inandım. Akşam babaların çocuklarına götürebilecekleri bisküvileri, çikolataları, gofretleri üretmenin hazzını her zaman hissettim.
Hiç sevmediği söz ‘kriz’di
Sabri Ülker, konuşmalarından birinde kriz sözünü hiç sevmediğini belirtmişti. Sıkıntılardan kurtuluş yolunun üretim olduğuna inanan Ülker, “Zor bir dünyada, dünyanın zor bir bölgesinde büyüklüğünün hakkını vermek zorunda olan bir ülkenin vatandaşlarıyız. Bu onuru taşımanın temel şartı, ülkesini, devletini, bayrağını çok sevmek ve ona sımsıkı sarılmaktır” diyordu.
Tatili tedavimde öğrendim
“Hayatım hep çalışmakla geçti” diyen Ülker, tatil keyfinin varlığını tedavi sırasında öğrendiğini anlatıyordu. Ülker, “Pazarları dışında tatil keyfini ancak tedavimde doktorumdan öğrendim. Oğlumu kendi işinde yeterli, araştırıcı, bilime önem veren, çalışmayı seven biri olarak yetiştirmeye çalıştım. Oğlumla ilgili tek şikâyetim tavsiyelerimi mübalağalı almış olmasıdır.”
Ülker Godiva’yla dünyaya açıldı
Ülker, 2007’de lüks çikolata markası Godiva’yı 850 milyon dolara bünyesine kattı. Godiva tüm uluslararası iştirakleri, markaları, tesisleri, ticari sır ve patentleri ile Ülker’in bünyesine girdi. Godiva’yı satın alması aynı zamanda ilk kez bir Türk şirketinin dünya çapında lider bir markayı satın alarak adını duyurmasını sağladı.
Global markalarla ortaklık kurdu
Yıldız Holding şirketleri dünyanın önemli şirketleriyle yüzde 50-50 ortaklıklar kurdu.
İlk yabancı ortaklığı 1993’te Avrupa’nın en büyük nişasta üreticisi Cerestar.
2003’te İsviçreli Hero ile birlikte Türkiye’nin ilk yerli bebek maması fabrikası kuruldu.
2005’te Amerikalı Kellogg’s ile ortaklığa imza attı, kurulan Kellogg Med şirketiyle Türkiye’de kahvaltılık gevrek üretimi başladı.
2009’da Avrupa’nın en büyük sakız firmalarından biri olan Gumlink ile Continental Confectionery Company’i kurarak, sakız ve şekerleme üretimi başladı.
2010’da Avrupa’nın önde gelen çay üreticilerinden Laurens Spethmann Holding AG & Co. KG (LSH) ile ortaklık yaparak, Milford Yıldız şirketi kuruldu. Aynı yıl global bir baharat firması olan McCormick ile Türkiye’de yeni bir şirket kurmak için anlaştı. Ayrıca meyve suyu üreticisi Eckes-Granini Group ile ortaklık anlaşması imzalandı.
2011’de İsveçli hijyen ve kâğıt devi SCA, Komili Kâğıt A.Ş’nin yarısına ortak oldu.
nserinde Hakan Ateş sürprizi13 Haziran 2012
Her şey küçük bİr pötibörle başladı...
1944 Sabri Ülker Pötibör bisküvi üretimiyle iş hayatına adım attı.
1948 Topkapı’da Sağmalcılar Köyü’nde bisküvi fabrikası kuruldu.
1965 Fabrika Topkapı merkeze taşındı.
1970 İstanbul dışındaki ilk yatırım geldi. Ankara Anadolu Gıda şirketi üretime başladı.
1972 Bisküvi fabrikasındaki bir hattan ilk çikolatalı ürün üretimi başladı.
1974 Topkapı Davutpaşa’daki bisküvi fabrikasının yanında Ülker Çikolata fabrikası kuruldu. Ortadoğu pazarlarına 200 bin dolarlık bisküvi satılarak ilk ihracata imza atıldı. Ar-Ge departmanı kuruldu.
1978 Temel hammadde unun kalitesini garanti altına almak için un fabrikası kuruldu.
1979 Ambalaj yatırımı başladı.
1984 Tesislerde ihtiyaç duyulan üretim makinelerinin üretimi için Topkapı makine kuruldu.
1985 Mukavva kutu üreticisi Bomsaş gruba katıldı, kağıt işine girildi.
1989 Yıldız Holding kuruldu. Tüm şirketler holding çatısı altında toplandı. Bilişim sektörüne ilk yatırım geldi.
1992 Yağ sektörüne yatırım yapıldı. Besler Gıda kuruldu.
1993 Avrupa’nın en büyük nişasta üreticisi Cerestar Grubu ile ortak fabrika kuruldu. Ülkerspor kuruldu.
1995 Kek üretimine başlandı.
1996 Süt ve sütlü ürünler endüstrisine yatırım Ak Gıda fabrikası kurularak tesis edildi.
1999 Karaman’da bir bisküvi fabrikası, Cidde’de bir çikolata fabrikası satın alındı. Tire Kutsan’a ortaklık geldi.
2000 Kurucu Sabri Ülker aktif yönetimi kendisinden sonraki kuşaklara devretti. Grubun ‘Onursal Başkanı’ oldu. İcra Kurulu Başkanı Murat Ülker olarak atandı. Bunun ardından gıda sektöründe farklı kollarda art arda markalar geldi.
2001 Dönemin en büyük üçüncü sakız üreticisi Baycan’ın önemli payı satın alındı, sakız işine girildi.
2002 Çamlıca ile meşrubat pazarına adım atıdldı. Della Gıda içecek üretimine başladı. Bomsaş ve Tire Kutsan birleşti.
2003 Cola Turka lansmanına imza atıldı. İşviçreli Hero ile ortaklık ve ilk yerli mama üretimi yapıldı. Dondurma pazarına girildi. Ülker Bisküvi halka açıldı.
2004 Hazır kahve sektörüne yatırım yapıldı. Sonrasında Cafe Crown markası geldi.
2005 Kellogg’s ile ortaklığa imza atıldı.
2006 Fenerbahçe Ülker kuruldu.
2007 Belçikalı lüks çikolata devi Godiva satın alındı.
2008 UNO’yu üreten Unmaş ve Komşu Fırın zincirini yöneten Doruk Unlu Mamulleri’ne ortak olundu. Doğa Çay ve Oba Çay şirketleri grup bünyesine katıldı. Kerevitaş gruba katıldı. Sabri Ülker Gıda Araştırmaları Vakfı kuruldu.
2009 Gumlink ile sakız sektöründe işbirliği geldi.
2010 Milford Yıldız şirketi, çay sektöründe 100 yıllık bir tecrübeye sahip Alman Laurens Spethmann Holding ortaklığına gitti. Eckes-Granini Group ile meyve suyu, McCormick ile baharat işinde ortaklık yapıldı.
2011 Ambalaj işinde İtalyan Nuroll satın alındı. Gözde Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı ve Bizim Toptan, yabancı finansal ortaklar ile birlikte, Şok Marketleri’nin alımını gerçekleştirdi. İsveçli kağıt hijyen devi SCA ile ortaklık geldi. Bizim Toptan halka açıldı.
