Faiz lobisi dünyadaki ucuz parayı Türkiye'ye pahalı fiyattan satmaya çalışanların güzellemesini yapanlara deniyor. Lobinin adamları her gün çıkıp Türkiye'nin faiz artırması gerektiÄŸini, aksi takdirde krize girileceÄŸini ileri sürüyorlar. Oysa tam tersine Türkiye faizleri çoÄŸalttığı takdirde krize girecek. Bunlar, bu gerçeÄŸi gizliyorlar.
Oysa faiz artırıldığı takdirde bu ülkede zincirleme ÅŸu geliÅŸmeler yaÅŸanır. Önce Türkiye'ye daha fazla sıcak para girer. Bunun sonucunda lira deÄŸerlenir. Ä°thalat ucuzlar, ihracat kârlı olmaktan çıkar. Dolayısıyla dış ticarete konu mallara yatırım yapılmaz. Böylece döviz getirisi azalır ve ülke ödemeler bilançosu açığını kapatmak için sürekli borçlanır. Ä°ÅŸte bu gerçeÄŸi gözlerden gizleyip, ısrarla faiz artırılmasını istemelerinin nedeni Türkiye'yi borca bağımlı hale getirmek. Yani bu ülkeyi yüksek faizler yoluyla kolay para kazanmanın bir aracı haline dönüÅŸtürmek bunların bütün amaçları.
Bu lobinin medyada en çok dolaÅŸtırdığı söylem ise, "faiz lobisi yok" söylemi. Faizlerin arz ve talebe baÄŸlı olarak piyasada belirlendiÄŸi görüÅŸü yayılmaya çalışılıyor.
Bu masala herkesin inanması isteniyor. Bu masalı anlatanlara Nobelli iktisatçı Robert Solow "Bazıları para ve sermaye piyasalarını marmelat piyasasıyla karıştırıyor" diyerek karşı çıkıyor.
Nedeni de ÅŸu. Para ve sermaye piyasaları eksik rekabet piyasalarıdır. Regüle edilmeleri gerekir. Hatta bu piyasalarda faaliyet gösteren derecelendirme kuruluÅŸlarının da çok sıkı denetlenmeleri gerekir. Aksi takdirde ÅŸimdi olduÄŸu gibi faiz lobisi baskın çıkar ve Türkiye'nin notunu batmış Ä°zlanda'nın, Ä°rlanda'nın altında tutturur.
"Lobiler yoktur" diyerek dış dinamiÄŸin Türkiye üzerindeki etkisini yok saydırmaya çalışan faiz lobisine bugünlerde en güzel cevabı 28 Åžubat darbe soruÅŸturması veriyor. 28 Åžubat'ın nasıl dış dinamiÄŸin de etkisi ve desteÄŸiyle yapıldığı giderek daha netleÅŸiyor.
Cengiz Çandar, Taraf gazetesinde NeÅŸe Düzel'le yaptığı söyleÅŸide, "28 Åžubat darbesinde Ä°srail var" diyor. Ve Alan Makovski'nin anlattıklarını aktarıyor. 28 Åžubat kararlarının alındığı MGK toplantısından hemen 10-15 gün sonra Washington'da ABD DışiÅŸleri Bakanlığı binasının yedinci katında Türkiye ile ilgili bir toplantı yapılmış. Bu toplantıya tarihçi olarak bildiÄŸimiz Bernard Lewis, Paul Wolfowitz, Richard Perle katılmışlar. Türkiye ile ilgili olarak ne yapılmasının lazım geldiÄŸini konuÅŸmuÅŸlar. Refahyol hükümetinin doÄŸrudan bir askeri darbeyle deÄŸil ama bir ÅŸekilde gitmesi gerektiÄŸinin altını çizmiÅŸler.
"Faiz lobisi yoktur" diyenlere iyi bir cevap bütün bunlar. Bir kere hiçbir lobinin ekonomik menfaati olmadan hareket ettiÄŸi düÅŸünülemez. ABD'deki Ä°srail yanlısı lobinin Türkiye'de nasıl post modern darbeye destek çıktığını gösteren iyi bir örnek bu anlatılanlar.
Åžimdi bunu yalanmaya kalkanlar var. Ama Çandar "ABD ve Ä°srail'i 28 Åžubat'tan aklamak için kim giriÅŸimde bulunursa kendini yaralar, bunun altından kalkamaz" diyor. Aynı ÅŸekilde "faiz lobisi yoktur" diyen de, kendini yaralar ve bunun altından kalkamaz.
Niye? Çünkü Hindistan ve Brezilya önceki gün "aşırı sıcak para gelmesin, ihracatta rekabet gücümüzü kaybetmeyelim" düÅŸüncesiyle faiz indirimine gitti. Åžimdi sormak gerekiyor... Her sayısında "Türkiye faiz artırmalı" diyen The Economist niye Hindistan'ı, Brezilya'yı hiç konu etmiyor? Neden dört yıldır sürekli Türkiye ile uÄŸraşıyor? Niye Türkiye'de seçimlerde "AK Parti'ye oy vermeyin, CHP'ye verin" diyecek kadar çıldırıyor ve iÅŸi bir ülkenin genel seçimlerine karışma noktasına getiriyor?
Cevap çok basit. Çünkü amaç hem iktidarı sarsmak hem de yüksek faizler kanalıyla Türkiye'den kolay para kazanmak!
Åžimdi bu faiz lobisinin adamları, "lobi yoktur, 28 Åžubat'ta dahlimiz yoktur" diye açıklamalar yapabilirler. Ama göreceksiniz, bunlar tam tersine 28 Åžubat'ın da içindeler. Çünkü 28 Åžubat darbesinin ardından Hazine'nin ödediÄŸi faizler 1997'de 1.9 katrilyon lira düzeyindeyken, 1998'de bu rakam 5.6 katrilyon liraya, 1999'da da 10.7 katrilyon liraya çıktı. Anlayacağınız faiz lobisi vardır ve bu lobi 28 Åžubat darbesini yapanlara destek vermiÅŸtir. Büyük soygun el ele gerçekleÅŸmiÅŸtir.
sabah