Emsal teÅŸkil eden bu karar yüzünden TMSF; Egebank, Yurtbank ve Sümerbank’ta hesabı bulunan mudilere yaklaşık 500 milyon lira ödeme yapacak
Bursa’da yaÅŸayan iÅŸadamı Mücdat Mançu ile Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) arasındaki hukuk mücadelesinde son gülen Mançu oldu. Batan Yurtbank’a ait Yurt Off-Shore’a 12 sene önce 205 bin lira yatıran Mançu, seneler süren hukuk mücadelesinin ardından parasını gecikme faiziyle birlikte 1.2 milyon lira olarak tahsil etti. Mançu’ya yargı kararı gereÄŸi Ekim ayında ödeme yapan ING Bank, daha sonra bu parayı TMSF’den istedi. Ödemenin iptali için yargı yoluna giden Fon, Yargıtay’ın kapısını çaldı. Ancak buradan gelen haberle ÅŸoke oldu. Yargıtay, TMSF’nin yaptığı karar düzeltme talebini reddederek bankaların ödemediÄŸi off-shore mevduatların sorumluluÄŸunu Fon’a yükledi.
Fon yetkilileri kararın emsal niteliÄŸi taşıdığını belirterek, “Yargı kararıyla devletin sırtına en az 500 milyon liralık yük bindi” yorumunu yaptı. Yetkililerin verdiÄŸi bilgilere göre söz konusu karar sadece Egebank Off-Shore Ltd., Yurt Security Off-Shore Bank Ltd. ve Efektifbank Off-Shore Ltd. nezdinde bulunan off-shore hesaplarını kapsıyor. Kararla yaklaşık 17 bin mudiye ödeme yapılması bekleniyor. Yargı kararını öÄŸlen saatlerinde kamuoyuna açıklayan TMSF’nin telefonları o saatten itibaren susmadı. Off-shore da hesabı bulunan ve uzun zamandır paralarını almak için yasal yollara baÅŸvuran mudiler Fon’un santraline hücum etti. ‘Kıyı bankacılığı’ ya da bilinen adıyla ‘Off-shore bankacılık’ mevduat sahiplerine yüksek risk karşılığında daha yüksek faiz getirisi sunuyor. Yüksek risk ise bu hesapların devlet güvencesi kapsamında olmamasından kaynaklanıyor.
YARGI NE DEMÄ°ÅžTÄ°?
Mudiyi özendirdiler bile bile parasını off-shore’a yatırdılar!
Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin verdiÄŸi kararı 27 Eylül 2011 tarihinde onayan Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin kararının ilgili gerekçesindeki ÅŸu ifadeler dikkat çekmiÅŸti:
“Davalı ÅŸahsı bankanın Bursa ÅŸubesi çalışanları özendirmiÅŸtir. Davacı yıllardır elde ettiÄŸi kazancını davalı bankaya yatırmaya gittiÄŸinde banka yöneticisinin yönlendirmesi ve off-shore hesaplardaki paralara devletçe güvence verilmediÄŸi hususunda ikaz edilmemesi nedeniyle parasını bu hesaplara yatırmıştır. Yurtbank’ın yöneticilerinin anılan kıyı bankasının da yönetiminde görevlendirildiÄŸi, kıyı bankasının davalı bankadaki hesabına gönderilen paraları grup ÅŸirketlerine verdiÄŸi bu kredilerin geri dönmeyecek ÅŸekilde verildiÄŸi ortaya çıkmıştır. UyuÅŸmazlık konusu hesabın açılmasını teÅŸvik eden Yurtbank A.Åž. 22 Aralık 1999 tarihinde TMSF’ye devir olmuÅŸtur. 2001’de Sümerbank ile birleÅŸtirilmiÅŸ yine TMSF eliyle Oyakbank’a ve sonraki sahibi ING Bank’a satılmıştır. Hisse devir sözleÅŸmesinde bankanın devir tarihinden önceki dönemle ilgili bankanın maruz kalabileceÄŸi her türlü taleplerden doÄŸacak tüm yükümlülüklerden ve sonuçlarından TMSF’nin sorumlu olacağı kararlaÅŸtırılmıştır. Sonuç olarak TMSF vekilinin temyiz itirazının reddine ve kararın düzeltilmiÅŸ haliyle onanmasına 27 Eylül 2011 tarihinde karar verilmiÅŸtir.”
TMSF: Toplum vicdanı bu kararı kabul etmez
TMSF BaÅŸkanı Åžakir Ercan Gül, off-shore’a bilerek para yatıran iÅŸadamına ödeme yapılmasını isteyen Yargıtay 11. Dairesi’nin kararını sert bir dille eleÅŸtirmiÅŸti. Gül, ÅŸunları söylemiÅŸti:
“Kararın hatalı olduÄŸunu düÅŸünüyorum. Çünkü bu ülkeye vergisini ödemeyen, sigorta kapsamında olmayan off-shore paralarının topluma ödettirilmesini toplum vicdanı kabul etmez diye düÅŸünüyorum. Hiçbir sigortası olmayan off-shore gibi kayıtdışı bir iÅŸleme sınırsız güvence saÄŸlanıp bu paranın ödenmesi toplum vicdanını yaralayacağı gibi dolaylı yoldan mevduat güvence sistemini de tahrip edecektir. Off-shore paralarının kamunun kasasından çıkmasına toplum olarak karşı çıkmamız lazım, biz de kurum olarak elimizden gelen ne varsa yapacağız”
Gül, Ä°stanbul’da katıldığı bir basın toplantısında yine aynı konu hakkında ÅŸu eleÅŸtirileri dile getirmiÅŸti:
“Mudilerin talimatı olmadan banka yöneticileri kendileri inisitayif kullanarak mevduatları transfer ettiyse o zaman bunu ödüyoruz, zaten buna da bir eleÅŸtirimiz yok. Bizim itiraz ettiÄŸimiz husus ÅŸu; yargıya intikal eden dosyanın sahibinin kendisinin talimatı var. Konu hakkında bilgisi var. Dolayısıyla bu sözleÅŸmenin bu hükmünü yorumlarken yanlış yorumlandığını düÅŸünüyorum. Off-shore çünkü hiçbir zaman devletin güvencesi içerisinde olmadı, en kötü zamanda dahi olmadı ve olmamalı da. ‘Nasıl olsa devlet büyüktür öder’ doÄŸru bir mantık deÄŸil. Her ÅŸeyin bir temeli olması lazım, mantığı olması lazım. Devletin bu paraları ödemesi TMSF’yi sorgulatır hale getirir” Ufuk Åžanlı/Vatan