Suriye krizi ekonomiyi etkiler mi?
Süleyman Yaşar

Suriye ile yaÅŸanan olaylardan faydalanmak için piyasalarda oynaklık yaratmak isteyenler mutlaka olacaktır.

Hemen söyleyelim, Türkiye ekonomisi dış ÅŸoklara dayanıklı durumda. Niye? Çünkü kamu maliyesinde problem yok. Bütçe açığının milli gelire oranı yüzde 1.4, kamu borçlarının milli gelire oranı ise yüzde 40'ın altında seyrediyor.
Ayrıca Türk parası üzerindeki aşırı deÄŸer alındığı için, dış ÅŸoklar ani bir devalüasyon etkisi de yaratamaz. Hangi veriye dayanarak bunu söylüyoruz derseniz... Merkez Bankası tüketici fiyatları ortalama reel kur endeksi, Kasım 2010'da 131.2'ydi , Mayıs 2012'de aynı endeks 116.6. Dolayısıyla Türk parası aşırı deÄŸerli olmadığı için kırılgan deÄŸil.

Gelelim parasal verilere... GeniÅŸ tanımlı para arzı olan M2, son bir yılda yüzde 4.3 arttı. Yani ekonomide parasal geniÅŸleme yok. Reel faizler ise yüksek düzeyde seyrediyor.

Merkez Bankası haziran ayı ikinci yarı beklenti anketine göre, önümüzdeki 12 ayın sonunda enflasyon beklentisi yüzde 6.93, yine Merkez'in verilerine göre mevduat bankaları ağırlıklandırılmış 12 aylık vadeli mevduat faizi yüzde 16. Hazine tahvil faizleri de yüzde 9'un üzerinde seyrediyor.

Anlayacağınız, geçen hafta Ä°stanbul'u ziyaret eden iktisatçı Prof. Dr. Daron AcemoÄŸlu'nun ileri sürdüÄŸü gibi Türkiye'de faizler düÅŸük deÄŸil. Hatta bugün küresel düzeyde negatif reel faizlerin yaÅŸandığı dikkate alınırsa, dünyayla kıyaslandığında Türkiye'de faizler oldukça yüksek bulunuyor.
Bir de ÅŸu gerçek var ki, reel faizler, beklenen enflasyon dikkate alınarak hesaplandığı için, Türkiye'de faizler bu açıdan da çok yüksek bir seviyede dolaşıyor. Ama Daron AcemoÄŸlu bu faizi düÅŸük buluyor ve bu düÅŸük faizin gayrimenkul fiyatlarını artırdığını ileri sürüyor. "Ä°spanya örneÄŸinde olduÄŸu gibi Türkiye'de de çok riskli yatırımlara para akıtılabiliyor" diyor.

AcemoÄŸlu'nun bu teÅŸhisi de doÄŸru deÄŸil. Ya farkında deÄŸil ya da unuttu. Türkiye'de sık sık deprem oluyor ve beklenen Ä°stanbul depreminde en az 100 bin kiÅŸinin öleceÄŸi tahmin ediliyor. Dolayısıyla Türkiye mevcut konut yapısını acilen depreme dayanıklı hale getirmek zorunda.

KeÅŸke bu ülkede faizler AcemoÄŸlu'nun dediÄŸi gibi düÅŸük olsa da, insanların depreme dayanıklı konut sahipliÄŸi hızla artsa. Ä°nsan hayatı, önerdiÄŸi yüksek faizden çok daha önemli çünkü.
Türkiye'nin cari açık riskine gelince... O da bu yılın ilk dört aylık verilerine göre, 2011 sonunda 77.2 milyar dolar seviyesindeyken Nisan sonunda 69.1 milyar dolara geriledi. Ve ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 54'ten yüzde 64'e yükseldi.

Gelelim Türkiye ekonomisindeki bir baÅŸka önemli göstergeye... Bir ülkede halkın yöneticilere olan güvenini gösteren dolarizasyon oranı, halkın mevduatının ne kadarını döviz olarak tuttuÄŸuna bakılarak hesaplanıyor. EÄŸer bir ülke vatandaÅŸları, toplam mevduatlarının büyük kısmını döviz olarak tutuyorlarsa, o ülkenin yönetimine güven duymuyorlar anlamına gelir bu.

Ä°ÅŸte bu ölçüye bakarak yönetime olan güveni ölçtüÄŸümüz takdirde, ÅŸu anda Türkiye'de dolarizasyon oranı yüzde 28 seviyesinde. Bu oran, 2002 sonunda yüzde 55'ti. Demek ki vatandaÅŸ yönetime güveniyor.

Anlayacağınız, Suriye krizinden faydalanmak isteyenlerin yapabileceÄŸi pek bir ÅŸey yok. Çünkü Türkiye ekonomisi, döviz kurlarının aşırı deÄŸerli olmaması, banka sermayelerinin yeterli olması, ihracatın ithalatı karşılama oranının yükselmesi, parasal geniÅŸlemenin çok az olması, emtia fiyatlarının gerilemesiyle dış ticaret hadlerinin Türkiye lehine geliÅŸmeye baÅŸlaması, ülke dışı reel faizlerin negatif olması ve Türkiye'de reel faizlerin yüksek olması nedeniyle kırılganlık göstergeleri açısından sorun yaÅŸamıyor. Ekonomi saÄŸlam durumda.

Sabah



Sayfa Adresi: http://istefinans.com/yazar/Suriye-krizi-ekonomiyi-etkiler-mi/83